Bir önceki ''İyi ki Belediyeler Var mış'' adlı yazımda belediyelerin hayatımızdaki yerlerinin tahminimizden çok daha fazla olduğunu...
Bu itibarla çok büyük bir öneme haiz olduklarını, yerelde yaşayıp gören biri olarak haklarını teslim etmeye çalışmıştım.
Gerçekten de belediyeler olmasa halimiz duman!
Kabak gibi ortaya çıkan bir gerçek daha var ki...
Belediyeler kıt imkânlarıyla dünya kadar işleri hayata geçirmeye çalışırlarken, merkezi yönetimlerin o kadar geniş mali imkânlarına rağmen havanda su dövdüklerini düşünüyorum.
Evet...
İdeal bir belediyenin nelere kadir olduğunun altını bir kere çiziyor Allah belediyelerimize zeval vermesin diyorum.
Tamam, tüm bunları bir kenara koyduk.
Günümüz gelişen ve değişen hayat şartları yeni ihtiyaçları beraberinde getiriyor ister istemez..
Bu yüzden benimde bir vatandaş olarak belediyelerden bazı taleplerim olacak.
Sakın asfalt yol sağlık ocağı gibi klasik şeyler olacağı aklınıza gelmesin.
Bana göre...
Bir şehrin olmazsa olmaz hayati meseleleri olarak değerlendirileceğini umduğum taleplerdir.
Belediye sınırları içerisinde uzun yıllara yayılan ve bitmeyen istimlak çalışmalarının acilen hızlandırılmalarına artık bir çözüm bulunmalıdır.
Yirmi otuz yıldır hala üç beş gecekondu yüzünden mahallelerin modernleşmesinin önü kesiliyor.
Yol, park, çevre düzenlemesi yapılıp bir plana oturtulamıyor.
Hava ve görüntü kirliliği hakeza...
Ne yazık ki üç beş arsa sahibinin keyfiyetine mahsus yıllarca mütehitle anlaşabilmesi bekleniyor.
Artık...
Gereken kanuni düzenlemeler bir an önce yapılıp insanların keyfiyetlerinin mağduru olmak istemiyoruz.
Bir diğer can alıcı mesele hususunda da belediyelerimizin ellerini taşın altına ciddi şekilde koymalarını bekliyoruz.
Son yıllarda uyuşturucu belası her taraftan şehrimizi kuşatmış durumda.
Mevcut durumda ne hükümetin ne Yeşilay’ın ne de Amatemin bu işin altından kalkacağı görünmüyor.
Sokaklarımız güvenli değil.
Uyuşturucu bağımlısı birinin hiç ummadığımız bir anda kime nasıl zarar vereceği belli değil.
Belediyelerimiz bu konuda eğitim, sağlık ve tedavi üniteleri ile toplumumuzun bu dertten kurtulması yönünde projeler ortaya koymalarını istiyoruz.
Yıllar önce Büyükşehir Belediyesine ait uyuşturucu tedavi merkezinin temelinin atıldığını duymuştum ancak devamı gelmedi sanırım.
Malum...
Çok ağır geçim şartları altında yaşıyoruz.
Üç beş lira daha ucuza bir ürün almak market market dolaşıyoruz.
Biz bu koşullarda yaşam mücadelesi verirken bazı esnaflarımız bu sisli havadan yararlanma cihetine gidebiliyorlar.
Belediyelerimizden tüketici marketleri açarak vatandaşı piyasa şartlarına karşı korumalarının yararlı olacağı
Tartışmasız bir gerçektir.
Diğer illerde bazı belediyelerin hayata geçirdikleri fakir ailelere et, süt dağıtımı ve Kent lokantaları gibi yararlı projelerin şehrimizde de uygulanmasını arzuluyoruz.
Kayserinin meydanında emeklilerimizin ellerinde bir simitle öğünlerini geçiştiriyor olması Kayseri için hoş bir görüntü olmasa gerek.
Ve yine dillendirmekte yarar gördüğüm bir mesele de Kayseri’ye acilen bir Et ve Süt Kurumunun açılmasının şart olduğunu düşünüyoruz.
Koskoca Bir Kayserinin bu kurumdan mahrum olması kabul edilemez.
Bu şehrin sevdalısı bir vatandaş olarak bu isteklerimin karşılanması benim gibi birçok Kayseriliyi bahtiyar edecektir.
Şimdiden başkan adaylarına kolaylıklar diliyorum.
Saygılarımla...