Açık konuşayım...
Bana göre...
Ne olduğu belli insanlardan o kadar etkilenmem.
Çünkü bir insanın ne yapacağını veya ne yapmayacağını bilirsen ona göre gardını alırsın.
Fakat...
Sinsi insanlar çok tehlikelidir.
Hiç beklemediğin bir anda arkandan bıçağı saplayıveririrler adama.
Bu durum hangi alanda olursa olsun fark etmez.
Siyasi,sosyal,sanat,spor...
Ancak...
Sağ sol ayırt etmeden söylüyorum.
Bu sinsilik siyaset alanında olursa eğer; bırakın kişilerin veya bir grubun zarar görmesini bir ülke zarar görür bu karakter zaafiyetinden.
Toplumun her kesiminin geleceği kararır mazallah.
Son dönemde siyaset alanında arkadan hançerleme çok görülmeye başladı.
Bugün ülkenin geldiği vahim durumdan Tayyip Erdoğan'a altı ay önce ağza alınmayacak şeyler söyleyip...
Altı ay sonra her türlü desteği veren sayın Devlet Bahçeli'ninde büyük pay sahibi olduğunu unutmayalım.
Rahmetli Deniz Baykal bir meclis başkanlığı uğruna sevenlerini bir altın tepside sunduğunu görmedik mi?
DSP genel başkanı Önder Aksakal rahmetli Bülent Ecevitin kemiklerini sızlatmıştır, altı üstü bir milletvekilliği uğruna.(on milyon rüşvet aldığı dedikodularının yalan olduğunu düşünüyoruz)
Ata İttifakı genel başkanı Sinan Oğan son tahlilde yıllarca eleştirip yerden yere vurduğu
Tayyip Erdoğanla işbirliği yapmadı mı?
Abdüllatif Şenerin milletvekili seçildiği CHPye ihanet edip oy vermediğini görmedik mi?
Örnekleri çoğaltmak mümkündür.
Ama...
Tüm bunlar bir kenara...
Aklıma zerre miktar yalan dolan ihanet getirmeceğim biri vardı ki...
Onu da duyunca artık siyasilere olan tüm inancım bitmiştir.
Herkesten umardım ama ondan asla beklemezdim böyle bir şeyi.
Evet...
Kemal Kılıçdaroğlu bu zamana kadar üzerine toz kondurmadığımız dürüstlüğüne,güvenilirliğine zül getirmiştir.
28 Mayıs/2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kendisine sadakatle inanan tüm partililerine CHP deki mesai arkadaşlarına,altılı masadaki mutabakat yaptığı diğer parti genel başkanlarına tek kelimeyle ihanet etmiştir.
Aslında...
Bana göre Kemal Kılıçdaoğlu uzun süredir bencil ihtirasları uğruna zaten hatalı davranışlarda bulunuyordu.
Sanki...
Siyaset sahnesinde verilmiş rolünun gereğini yerine getiriyordu.
Ekmelettin İhsanoğlu vakası,Abdullah Gül'de ısrar etmesi,sağdan oy alacağım düşüncesiyle
partiyi sağcı politikacılarla doldurması,CHP'de parti içi demokrasinin yerleştirilmemesi adayların halen merkezden belirlenmesi gibi...
Hele...
Son seçimde yaptığı aleni siyasi bencillik Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin kaybedilmesi sonucunu doğurmuştur.
Altılı masanın kendisini aday göstermesi karşılığında siyasi rüşvetlerde bulunmuş pekala daha ileri sonuç alacakları anketlerde açık ara gözüken adayları saf dışı bırakmıştır.
Daha da vahimi...
Ümit Özdağ ile yaptığı çirkin pazarlık ve ihanet, Kılıçdaroğlunun uzun süredir rotadan çıktığını göstermektedir.
Kendini sosyal demokrat addedenler yıllardır Kemal Kılıçdaroğlunun dürüstlüğü ve ahlakı hakkında kimseye laf söylettirmemişler...
On üç yıldır 13 seçim kaybetmiş olmasına rağmen sırf siyasi ahlakı,demokratlığı,güvenilir kişiliği sebebiyle tüm bu siyasi başarısızlıklara göz yummuşlardır.
Artık...
Takke düştü kel göründü!
En azından bana göre Kılıçdaroğlu bu saatten sonra siyaseten arkasından gidilecek bir kişi değildir.
Ne Atatürkün partisi CHP'yi...
Ne de T.C devleti hükümetini yönetebilecek vasıfta biri değildir.
Zira...
Seçimden sonraki anlamsız ve akılsız direnme çabaları bunun en bariz delili olsa gerek.
Zerre kadar bir devlet adamı liyakatı ve ağırlığı yoktur.
Bir an önce istifa ederek hem kendisine, hem CHPye hem de ülkeye iyilik etmesini dilerim.
Saygılarımla...