Dışarıdan bakıldığında bazı insanların hayatları mükemmel olarak görünebilir. Özellikle sosyal medyadaki paylaşım içeriklerine bakıldığında mutlu insanlar, lüks yaşamlar, stresten uzak bir hayat göze çarpar. Oysaki her insanın hayatında az ya da çok fark etmeksizin stres hüküm sürer. Stresle mücadelenin ilk adımı bu durumun farkına varılmasıyla başlar. Hayatımızı daha yaşanabilir, kaliteli ve anlamlı halde sürdürebilmemiz için stresin neden olduğu kaynakların iyi bir şekilde tespit edilmesi gerekir. Stressiz bir hayat gerçekçi bir beklenti değildir. Bunun yerine stres ile başa çıkma becerisini kazanmak daha işlevsel bir amaç olacaktır. Bu başa çıkma becerilerinin etkililiği kişiden kişiye göre değişmektedir ancak düzenli egzersiz yapmak, sürekli geçmiş ya da gelecek üzerine düşünmek yerine anda kalmaya gayret etmek, güçlü yanlarımıza ve başarılarımıza odaklanmak, hayır diyebilmeyi öğrenmek, sosyal çevreden destek almak, kaçmak yerine stres unsurları ile yüzleşmek, gevşeme ve nefes egzersizleri yapmak genel kabul gören etkili baş etme stratejilerinden bazılarıdır. Bütün bunlara rağmen yaşanılan stres kronik ya da şiddetli bir hale gelirse üzerimizde derin izler bırakabilmektedir. Eğer günlük hayatta yaşanılan stres; bağırsak sorunlarına, uyku ve yeme düzensizliğine, vücudun bazı noktalarındaki sebepsiz ağrılara, tırnak yeme ya da saç çekme gibi yeni alışkanlıklar kazanmaya yol açıyorsa bu durum görmezden gelinmemeli ve mutlaka profesyonel bir yardım alınmalıdır. Unutmayın ki stres hayatımızın bir parçasıdır. Önemli olan onu yönetmeyi bilmektir.
Psikolojik Danışman Buse HERDEM